Çölyak Hastalığında Nasıl Beslenilir?
Çölyak hastalığı (gluten enteropatisi, çölyak sprue) genetik olarak yatkın kişilerde buğday, arpa ve çavdar içeren besinler tüketildikten sonra gluten proteinine karşı intölerans gösterilmesi sonucu ortaya çıkan kronik ve inflamatuvar bir bağırsak hastalığıdır. Çölyak hastalığında glutene karşı kalıcı bir intolerans söz konusudur. Bu durumda ince bağırsakta hasar oluşarak besinlerin emilimi bozulmaktadır. Geçmişte çölyak, yalnızca çocukluk çağında ortaya çıkan bir hastalık olarak bilinirken günümüzde her yaşta ortaya çıkabilen bir hastalık olduğu görülmüştür. Hastalığın yetişkinlerdeki oluşum şekline ‘sprue’ adı verilmektedir. Son zamanlarda hastalığın görülme sıklığının arttığı bilinmektedir. Çölyak hastalığının prevalansı yaklaşık %1 seviyesindedir. Çölyak Hastalığı Nedenleri Nelerdir? Genetik yatkınlık, Çevresel faktörler, Bağışıklık sistemi olarak sıralanabilir. Çölyak Hastalığı Diyet ile İlgili Nedenleri Nelerdir?…
Bunları da beğenebilirsiniz
Kolesterolü Tanıyalım
Histamin İntoleransı
Fibromiyalji ve Beslenme İlişkili mi?
Emzirirken Beslenmeniz Bebeğinizi Etkiliyor mu?
Emzirirken dengeli ve sağlıklı bir diyet ile beslenmek esastır. Emzirme , ilk 6 ay bebeğiniz için gerekli tüm besinleri sağlar. Yine de diyetinizde bulunan bazı yiyecekler bebeğinizin beslenmesini etkiliyor olabilir. Bu yazımda sizlerle bu yiyeceklerden ve diyetinizin bebeğinizi etkileyip etkilemediğini anlamanızı sağlayacak belirtilerden bahsedeceğim. Güçlü Aromalı Yiyecekler Sarımsak veya baharatlar gibi güçlü aromalı yiyeceklerin emzirme döneminde kaçınılması gereken yiyecekler arasında olduğuna dair bir söylenti duymuş olabilirsiniz, ancak bu konu ile ilgili katı kurallar yoktur. Hatta bebeği farklı tatlara maruz bırakmak çocuğunuzu sonradan değişik tatlara daha açık hale getirebilir. Araştırmalar, emziren bir annenin yediği besinlerdeki bazı lezzet bileşiklerinin sütünde bir ila iki saat içinde ortaya çıktığını göstermektedir. Bu durumun bebekleri telaşlandırmaktan ziyade, bebeklere…
Bunları da beğenebilirsiniz
Düşük Karbonhidratlı Diyet mi?
Vücut Ağırlığında Etkili “Leptin Ve Leptin Direnci”
Maca Kökünün Faydaları
Emzirirken Sınırlandırılması Gereken Yiyecekler
Hamileliğiniz boyunca, bebeğinizi güvenli ve sağlıklı tutmak için bazı yiyeceklerden dikkatle kaçındınız. Artık bebeğiniz nihayet yanınızda olduğuna göre, onu koruma güdüleriniz daha da arttı. Bu sebeple emzirirken tüketilmemesi gereken besinler olup olmadığını merak etmeniz de çok normal. Sonuçta tükettiğiniz besinler anne sütü aracılığıyla bebeğin sistemine girebilir. Endişe etmeyin, emzirirken ne yememeniz konusunda fazla strese girmenize gerek yoktur. Sadece fazla miktarda tüketildiğinde bebeğin sağlığını ve süt üretiminizi etkileyebilecek besinlerin farkında olmak önemlidir. Emzirirken kaçınılması gereken yiyeceklerin katı bir listesi olmasa da, süt üretim seviyenizi yüksek tutarak bebeğin mutlu ve sağlıklı olmasını sağlamak için emzirirken kesmek isteyebileceğiniz bazı yiyecekler vardır. Emzirirken Kaçınılması Gereken Yiyecekler Nelerdir? Genel olarak, hiçbir yiyecek yasak değildir. Bunun yerine,…
Bunları da beğenebilirsiniz
Detoks Gerçekten Gerekli mi?
Metabolizma Hızlandıracak Basit İpuçları
Yumurta Gerçekten Kolesterole Etki Eder mi?
Melatonin Arttıran Besinler
Melatonin, üretimi esas olarak epifiz bezinde gerçekleşen ve kan dolaşımına salınan doğal bir hormondur. Karanlık, epifiz bezinin melatonin üretmeye başlamasına neden olurken, ışık ise bu üretimin durmasına neden olur. Bu sebeple melatonin, karanlığın hormonu olarak da adlandırılır. Genel olarak melatonin, sirkadiyen ritmin düzenlenmesine ve uyku-uyanıklık döngümüzün gece ve gündüz ile senkronize olmasına yardımcı olur. Bunu yaparken uykuya geçişi kolaylaştırır ve tutarlı, kaliteli dinlenmeyi destekler. ‘Melatonin’ Nedir? Melatonin, ağırlıklı olarak geceleri salgılanan bir hormondur. Melatonin salınımı gece 02:00-04:00 saatleri arasında en yüksek seviyeye ulaşır, günün aydınlanmasıyla salgı azalır. Günlük ışık ve karanlık döngüsünü vücuda iletmede, böylece sirkadiyen ritimleri düzenlemede ve uykuya dalarak uykuda kalmamıza yardımcı olmasında önemlidir. Ayrıca melatonininin antioksidan kapasitesi…
‘Alınan Kalori ve Harcanan Kalori’ Asıl Mesele mi?
Kilo vermeyi deneyen herkes için alınan kalori ve harcanan kalorinin önemi büyüktür. Bu yaktığınızdan daha az kalori tükettiğinizde zayıflayacağınız görüşüne dayanır. Bununla birlikte tükettiğiniz besinin niteliği, hem kilo kaybı hem de uzun vadeli sağlık açısından kalori içeriğinden çok daha önemlidir. Bu yazımda sizlere, “alınan kaloriye karşı harcanan kalori” modelinin yalnız başına önemli olup olmadığından bahsedeceğim. “Alınan kalori, harcanan kalori” modeli nedir? “Alınan kaloriye karşı harcanan kalori” modeli, sabit bir kiloyu korumak için aldığınız kalori miktarının harcadığınız kalori miktarıyla eşleşmesi gerektiğini ifade eder. “Alınan kalori”, tükettiğiniz besinlerden aldığınız kaloriyi, “harcanan kalori” ise yaktığınız kalori miktarını ifade eder. Kalori yakımında üç ana bedensel süreç vardır: Bazal metabolizma hızı: Bazal metabolizma hızı (BMR)…
Bunları da beğenebilirsiniz
Detoks Gerçekten Gerekli mi?
Kilo Vermeye Çalışırken Yapılan 10 Hata
Düşük Karbonhidratlı Diyet mi?
